Prof.Dr.Mehmet Çakır I Göz Hastalıkları Uzmanı ve Retina Cerrahisi

Katarakt Cerrahisi

Prof.Dr. Mehmet Çakır

Göz Hastalıkları Uzmanı ve Retina Cerrahisi

Katarakt Cerrahisi

Katarakt
Sağlıklı bir insanda saydam olan göz içindeki merceğin saydamlığını kaybetmesidir. Eğer göz içi merceği bulanıklaşırsa, görme de azalır.

Kataraktın sebepleri nelerdir?
Kataraktın en sık oluşma sebebi yaşlılıktır. Genellikle 50 yaş üzerindeki hastalarda katarakt yaşlanmanın normal süreci sonucu ortaya çıkar ve görmeyi etkileyecek seviyeye ulaşması yıllar alır. Bununla birlikte, göze gelen travmalar, diyabet (şeker hastalığı) gibi bazı hastalıklar, glokom (göz tansiyonu) ve üveit gibi göz hastalıkları, uzun yıllar korunmadan güneş altında çalışma ve kortizon kullanımı da katarakt oluşumunun sebeplerindendir. Gebelikte geçirilen bazı enfeksiyon hastalıkları ve çocuklardaki bazı metabolik hastalıklar da bebeklerde ve çocuklarda katarakt oluşumuna sebep olabilir.

Katarktın belirtileri nelerdir?
Kataraktın en belirgin bulgusu uzak görmenin azalması, görmede bulanıklık olmasıdır. Hastalar bu durumu genelde; ‘buzlu bir camın arkasından bakmak’ ya da ‘çamurlu araba camının ardından bakmak’ şeklinde ifade ederler. Dolmuş ve otobüslerin üzerindeki yazıları ya da dükkanların tabelalarını yanlarına gelene kadar okuyamamaya başlarlar. Bazı hastalar güneş ışığı ve araba farlarından eskiden olmadığı kadar çok rahatsız olmaya başlarlar ve ışık altında şiddetli kamaşma hissederler. Yakın gözlük kullanan hastaların bazıları, yakın görmelerinin gittikçe daha iyileştiğini, uzak görmelerinin ise bozulduğunu fark eder. Bir gözde çift görme, renklerde soluklaşma ya da sararma da kataraktın belirtilerindendir. Saydığımız şikayetler kataraktla birlikte görülebildiği gibi, başka göz hastalıklarında da benzer şikayetler oluşabilir. Bu tür şikayeti olan hastalarımızın bir göz hastalıkları uzmanına muayene olmaları gerekir

Kataraktın tedavisi nasıl yapılır?
Kataraktın tek tedavisi cerrahidir. Kataraktın herhangi bir ilaçla ya da gözlükle tedavisi mümkün olmadığı gibi, hastada katarakt oluştuktan sonra da gözün kendi kendine iyileşmesi söz konusu değildir. Katarakt ameliyatı her yaşta uygulanabilir, ameliyat için kataraktın ‘olgunlaşması’ nı ya da görmenin çok azalmasını beklemeye gerek yoktur. Katarakt ameliyatının zamanlaması, kataraktın derecesi ve cinsine olduğu kadar, hastanın ihtiyacı ve talebine de bağlıdır. Ancak, ameliyat olmakta geciktikçe katarakt ilerler ve görme seviyesi daha da azalır. Bununla birlikte, kataraktın ilerlemesi ile beraber göz tansiyonu gibi bazı göz hastalıklarına yakalanma ihtimali artar. Çok bekletilmiş ve çok sertleşmiş kataraktların ameliyatları daha uzun sürer, komplikasyon ihtimali artar ve iyileşme süreci de uzar.
Katarakt ameliyatı sırasında saydamlığını kaybetmiş göziçi lensi alınarak yerine yapay bir göziçi merceği yerleştirilir. Günümüzde katarakt ameliyatı iki şekilde yapılmaktadır; klasik dikişli ekstrakapsüler katarakt ekstraksiyonu (PEKKE) yöntemi ve modern dikişsiz fakoemülsifikasyon (FAKO) yöntemi.

HALKIMIZ ARASINDA YANLIŞ OLARAK ‘LAZER’ DENİLEN BU TEKNOLOJİ ASLINDA FAKO YÖNTEMİDİR.
Bu sistemde lazer değil ultrason enerjisi denilen bir çeşit ses dalgası kullanılmaktadır. Göz hastalıkları konusunda ülkemiz gelişmiş ülkelerle teknoloji açısından başa baş yarışmaktadır ve bazı konularda çoğundan öndedir.

Prof.Dr.Mehmet Çakır
Göz Hastalıkları Uzmanı ve Retina Cerrahisi

Bizi Arayın

Randevu Alın

Randevu Formu